KUR’AN’DA İSİMLERİ GEÇEN PUTLAR-3

Allah’ı bırakıp, evliya dediğiniz o kişilerin veya sembollerinin yüzü suyu hürmetine, hatırına şu işimizi yap diyor ve dua ediyorsunuz. Bu doğru değil, diyor. Bunlara putlara o isimleri atalarınız ve siz takıyorsunuz. Allah onlar hakkında her hangi bir delil indirmemiştir. Nerden çıkartıyorsunuz? Hüküm sadece Allah’a aittir. Allah sadece kendisine dua edip sadece kendisinden yardım beklenmesini istiyor. Doğru olan dinin ve doğru yolun bu olduğunu açıklıyor. İnsanların sadece zanna ve nefislerinin istediği, arzuladıkları şekilde inanıp yaşadıklarını, ama bunun doğru bir inanış olmadığını açıklıyor.

Bu iddia ettiğiniz evliyalar, veliler sizi ne Allah’a yaklaştırırlar, nede şefaat edebilirler. Allah ne yerde, ne de gökte böyle bir delilin olmadığını, bunun yalan ve avuntu olduğunu, eğer böyle bir şey olsa idi, Allah’ın haberinin olacağını açıklıyor. Ve diyor ki niçin ayrılığa düşüyorsunuz? Eğer böyle inanırsanız yalancı ve inkâr etmiş olursunuz ve ortak koşmuş olursunuz diyor.

Önceleri, Nuh kavmine ait olan bu putlara inanmak daha sonra diğer kavimlere ve milletlere de ulaşmış, son olarak ta Hz. Peygamber (s.a.v) zamanındaki kavimler de putçuluk inanışını sürdürmüşlerdir. Allah bu ayetlerde Peygamber’i Hz. Muhammed (s.a.v)’i tebliğ ve uyarmak için görevlendirmiştir. Hz.Peygamber bütün gücüyle, bu yanlış hurafe ve ortak koşmak anlamına gelen putçulukla mücadele etmiştir.

Vedd: Devmetülcendelde oturan Kelb kabilesinin Putu idi.

Süva; Huzeyl kabilesinin putuydu.

Yeğus; Önce Murat kabilesinin putu iken, sonra Sebe ve Cevf’te oturan beni Gutays kabilesi ile, Tay’dan En’um kabilesi, Mizhec den Cureş kabilesinin putuydu.

Nesr; Himyer’de Alü Zelkila, Zulkila boyu, Himyerlerinin putuydu.

Ye’uk; Hemedan kabilesinin putuydu.

Lat; Taifte bulunan Beni Sakif kabilesinin putuydu. Kapıcısı Sakif kabilesinin Muattif oğulları idi.

Uzza; Kureyş kabilesi ve Benii Kinanenin putuydu. Hatta kapıcısı ve perdecisi Süleyman kabilesinden Şeyban oğulları idi.

Menat; Medine de Evs ve Hazreç kabilelerinin putu ve tağutu idi. Kadid’de Müşelte semtlerinde bulunuyordu.

Bunlardan Kur’an’da ismi geçmeyen Zul, Huleysa Tebale de Devs, Has’am ve Becile kabilelerinin tağutu ve

putuydu.

Fels: Teyyin ve Tayy dağlarında olan Sülma veUcad kabilelerinin tağutu ve putuydu.

Zül-Kebat: Sendad’la Bekr ve Tebliğ kabilelerinin putu ve tağutu idi. (İbni Hişam C,1 say 84-90- 73, 417 – Taberi, Camiul Beyan C,29. say 54 – Buhari Tefsir 398, 4/1873-) Rivayette şöyle diyor. Bu isimler Adem oğullarından, Salih, âlim insanların isimleriydi. Bağlıları, tabileri vardı. Bu Salih, âlim insanlar ölünce, bunlara bağlananlar şöyle demeye başladılar. Keşke onların suretini yapsak onları hatırlar ve daha bir şevkle ibadet yaparız. Ve başladılar suretlerini yapmaya. Onlar öldü ve arkasından gelenler salih kişilerin yüzü suyu hürmetine yağmur yağıyor demeye başladılar. (Taberi 29/99)

Hatta Yeğus’un Aslan, Ye’uk’un at, Nesr’in Kartal şeklinde olduğunu rivayet ediyorlar. Şu da unutulmamalı ki, Aslan, Kartal gibi isimler insanlarda isim olarak kullanılmaktadır. Hatta Vedd’in tam teçhizatlı dev bir savaşçı erkek, Suva’nın ise kadın olduğu, Uzza’nın, isaf ve Naile’ninde kadın olduğu söyleniyor. (İbni Hişam ve Taberi, Ebul Münzim Hişam b. Muhammed el Kelbi say.56.)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.