KUREYŞ ( Lİ İ LAFİ KUREYŞ’İN) SURESİ

Sure, ismini ilk ayetinden alır. Kureyş kabilesi,
Kabeye baktıkları için, bütün Arap onlara saygı
gösteriyordu. Bunun içinde, yazın Taifin serin yerlerine,
kışın da Yemenin ılık bölgelerine serbestçe
giderler ve ticaretlerini yaparlardı. Bu ticaret, Kureyş’e
ve insanlığa Allah’ın bir nimetidir. Allah’ın
Kureyş ve diğer insanlığa, sağladığı nimetler saymakla
bitmez. 55/ Rahman 13 , 16 , 18 , 21 , ve diğer
ayetler. “ O halde, Rabbinizin nimetlerinden hangisini
yalanlayabilirsiniz.” Ne yazıktır ki, Kureyş
ve insanlık, Allah’ın verdiği bunca nimetlerin hiç
birinin hakkını teslim edememişlerdir. Allah alemlerin
Rabbi olduğu gibi, Kabenin yani Beytin de
Rabbidir. Beyt, yani Kabe ana kucağıdır. İşte hac,
ana kucağına bir dönüştür.
Allah Kabeyi onun için, insanın insanlığı üzerinde
ki hakkıdır. Yani mü’minler hac’ca giderken, insanlığı
temsilen bir mükellefiyeti yerine getirmek
için giderler ve insanlığın ana kucağı, baba ocağına
dönmüş olurlar.
3/ Ali İmran 97. “ Yoluna gücü yetenlerin o evi Hac
etmesi, Alah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır.”
74/ Müddessir 11, 12, 13, 14.” Tek olarak yaratıp,
kendisine geniş servet ve gözü önünde duran
oğullar verdiğim, kendisi için önüne nimetler, serdikçe
serdiğim o kimseyi bana bırak.” İnsanın,
bebek gibi, ellenip, belenip, beslenmek için bebek
olmasına gerek yoktur. Allah, bütün nimetleri eksiksiz
insanlığın önüne sermiştir. 75/ Kıyamet 36. “
İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır!”
Allah’ın verdiği nimetlerle şimaran , onların kadir
ve kıymetini bilemeyen insanlık, yazın yazlığında,
kışın kışlığında, tabir caizse bir eli yağda, bir
eli balda, ama Allah’a kullukta gerçek karşılığını
yapamamakta ve bu nimet ve servetin değerini
bilemeyip, ömrünü heba edip ahretini kaybetmektedir.
KUREYŞ ( Lİ İ LAFİ KUREYŞ’İN) SURESİ
1, 2, 3, 4. “ Kureyş’e kolaylaştırıldığı, evet, kış ve
yaz seyahatleri onlara kolaylaştırıldığı için onlar,
kendilerini açlıktan doyuran ve her çeşit korkudan
emim kılan şu beytin, Kabenin Rabbine kulluk
etsinler.”
Allah, insanları bu dünya da tehlikelerden koruyup,
güven içinde bulunduruyor, çeşitli korkulardan
emin tutuyor, bu da yetmiyor, ahretini kurtarması
için de Kitap, Peygamber ve akıl nimetleri
ile de korunup, kurtulmalarını istiyor. Bunca cömertliğe
ve ikrama karşı, bakalım insanlık kendi
görevini yapabilecek mi?
16/ Nahl 71. “ Allah, rızıkta kiminizi kiminizden
daha fazla bol rızıklar verir. Bol rızıklar verilenler
rızıklarını ellerinin altındakilere verip de bu hususta
kendilerini onlarla eşit hale gelmiyorlar. Durum
böyleyken Allah’ın nimetini inkar mı ediyorlar?”
Burada temel ölçü şu. Fazlalıklı olanın az olana
vererek onları muhtaç durumdan kurtarmasıdır.
Bu ölçüyü kaçıran ve sınırı tanımayanlara Allah’ın
nimetini inkar ettiler deniliyor.

#kemalyavuz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.