İNSAN AYRIMCILIĞINDA BİÇİLMİŞ ‘KAFTAN’
Seçimler, yarışlar, maçlar ve büyük çekişmeye sahip olan her şey bir gün biter. Bunun sonucunda aklın ve mantığın kestiği bir yol vardır. Kazanan da, kaybeden de bu sevinci-mutluluğu kendi köşesinde yaşar. Ahlak kuralları bunu gerektirir. Görgü kuralları, kaybedenini kazananın tebrik etmesi gerektiğini, kazananın ise nezaket kurallarıyla teşekkür etmesini gerektirir. Tarih, kazanan-kaybedenden ziyade ahlaklı olanı yazar. Sanıyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, tarihin yazmayacağı kısımda kalmayı tercih ediyor.
Seçim dönemini geride bıraktık ve her aday kendine uygun bir kampanya yürüttü. Kazanan İmamoğlu; her daim herkesi kucakladığını, halkın hepsini bir bütün olarak ele alacağını söyledi. Ayrıştırmadan 16 milyonun yaşayacağı bir İstanbul hayalinden bahsetti. İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun sanırım bu sözler ve kampanyadan haberi yok. Öyle olacak ki, daha mazbata alınmadan kendince bir mizahşörlük yapıp Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin İstanbul’a giriş videosunu farklı emellerine alet edip ters oynattı ve İstanbul’dan çıkış diye lanse etti. Bunu yaparken Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırlandığı ve aziz hatıralarının yad edildiği İzmir Marşı’nı arka plana koydu. Kendisine iki soru sormak istiyorum.
-Milliyetçi Hareket Partisi’nin kuruluş amacını biliyor mu?
-Devlet Bahçeli’nin Atatürkçülüğünden ya da Atatürk’ün Türk Milliyetçiliğinden şüphesi mi var?
İlk sorunun cevabını belki kendisi bilmiyordur. Ben cevaplayayım. Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş, MHP’yi kurarken diyor ki: “Cumhuriyet Halk Partisi Atatürk çizgisinden saptığı için ben bu partiyi kuruyorum.” Yani Milliyetçi Hareket Partili insanların, yönetim kadrosunun ‘Atatürkçülük’ hususunda kimsenin bir şüphesi olmasın. İkinci sorunun cevabını tarihin tozlu sayfalarına bırakıyorum. Devlet Bahçeli’nin Atatürkçülüğünü de, Atatürk’ün Türk Milliyetçiliğini de, tarih kitapları gayet iyi biliyor.
Merak ettiğim bir husus var. Sayın Kaftancıoğlu neden böyle bir video yapma ihtiyacını bürünmüştür? Videoyu yaparken neden İzmir Marşı ekleyip Atatürk’ü bu kirli oyununa alet etmiştir? Seçim kampanyasının çok dışında yürütülen bu çalışma, geçen gün yazdığım köşemde de belirttiği gibi, İmamoğlu’nun CHP adayı olmaktan ziyade tek başına bir seçim çalışması ile başarı kazandığını göstermiştir. Hiç şüphesiz aldığı oy oranına bakarak her kesimden insana hitap eden bir insanın, acilen yönettiği ili böyle ayrımcılık ve ayrımcılığın ötesinde ahlaksızlığa varan davranışlarla kendisine oy verenleri pişman eden hareketler sergilen bir insandan arındırması gerekir.
Kaftancıoğlu’nun sosyal medya platformunda videonun altına fikir beyan eden insanlara bile tepki gösterdiğini görebiliyoruz. Bu kinin, öfkenin, nefretin ve ayrımcı politikasının sebebini hala çözebilmiş değilim. Kendisine ‘Sen’ diye hitap eden bir takipçisine ‘Tanımadığınız insanlara sizli/bizli konuşmak insanı bir nezaket kuralıdır’ yazmış. Kendisinin nezaket kurallarından haberdar olduğunu bilmek güzel. İnsanlara eşitlik ve özgürlükten bahseden bir kimsenin,hem tecrübe olarak hem de yaş olarak kendisinden çok büyük birine böyle bir video hazırlaması, tanımadığımız birine ‘sen’ demekten daha büyük bir terbiyesizliktir.
Canan Kaftancıoğlu’nu Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Sayın Devlet Bahçeli’den özür dilemeye davet ediyorum.