SORU- CEVAP 57

Bin yıllıktan fazla olan milletin kardeşliğini ayrıştırıp,
Zerdüştlüğe yönlendirmeyin. Soyumuz, kimliğimiz
şu deyip, hak alacağız diyerek fitneye sebep olmayın.
Hz. Peygamberin Mekke’den Medine’ye geldiğinde
Medineli ve Mekkelileri nasıl kardeş yaptığını hatırlayın
ve vatanın milletin huzurunu bozmaya kalkmayın.
Millet olarak da yanlışlıklara seyirci kalmayın. Kendi
adınıza yetkilerinizi kullananlara sessiz kalmayın,
bir yetki verdiniz baktınız düzen bozuluyor o zaman
yetkiyi alın ve başkalarına vererek fırsat tanıyın rekabet
oluşsun. Eğer susarsanız, pusarsanız, yandaşlık
yaparsanız, inada diye dinmiş gibi sarılırsanız, bana
ne, nemelazım, bana mı kalmış, ben mi kurtarıp düzelteceğim,
bir benimle olur mu derseniz, sorumlu
olur vebale girer, hem dini yalanlamış, hem de kıldığınız
namazlara yazık olur.
Milleti aydınlatma görevi ve sorumluluğu olanlar, aydınlar,
ilim adamları, akademisyenler, öğretmenler,
din görevlileri, sivil toplum kuruluşlarının yetkilileri
ve üyeleri, gazeteciler, kanaat önderleri, muhtarlar,
akil insanlar dediğimiz sağ duyulu kişiler hepiniz sorumlusunuz
diyor Maun Suresi. Bunlara da dini yalanlıyorsunuz
ve kıldığınız namazlara yazıklar olsun
diyor Maun Suresi.
“Allah size mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi
ve insanlar arasında adaletle davranıp, görüş bildirirken
adaletli davranın. buyuruyor.” 4/Nisa, 58
O sivil toplum kuruluşları ki, iman, irade, bilgi, belge,
cesaretle ikaz ve uyarı görevlerini yapmalıdırlar.
Zulme seyirci kalmakta zulümdür. Kim olursa olsun
haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır, hadisi ve
peygamber tavrı unutulmamalıdır. Eğer gerçekler
kim olursa olsun söylenirse, vurgun, soygun, haksızlık,
haram servetin yerine, tüm milletin faydalanacağı
imkanları ve ortamı oluşturma da, adil paylaşımda,
milletin refah payından olmasına yardım edilmiş
olur.
“Muhakkak ki, Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım
etmeyi emreder, çirkin yapılan işleri yasaklar. Allah,
düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” 16/Nahl,
90
Yüce Allah bu ayetle dünya nizamını sağlayan bu
esasları emrediyor. Bunlar Adalet, İhsan, akrabaya
yardım. Üç emir var bunların yapılıp hayata geçirilmesini
her sorumlu kişiden isteniyor.
Üç tane de kötülük, şerden bahsediyor, bunlardan da
uzak durun buyuruyor.
Adalet: Her şeyin tam olarak yerine getirilmesi ve
devlet imkanlarının herkese hakkını vererek ölçülü
davranmaktır.
İhsan: İyilik etmek, hayır yapmak, bağışta bulunmak,
Allah’ın emrettiği şeyleri yerine getirmektir.
Akrabaya Yardım: Yakın ve uzak akrabaya iyilik ve
yardım edip, ihtiyaçlarını karşılayıp onlara iyi davranmaktır.
Üş kötülük ise şunlardır.
Fahşa: Yalan, iftira, kul hakkı, kamu hakkı, adam kayırma,
yalancı şahitlik yapmak, insanlara baskı uygulamak,
yani ne kadar kötülük varsa bunların hepsidir.
Münker: Allah’ın yasaklayıp beğenmediği ve aklı selim
kimselerin fena kabul ettiği iş ve davranışlardır.
Boğy: İnsanlara karşı, gerek devlet gücünü, gerek
kendi siyasi veya hatır gücünü kullanıp zayıf insanlara
zulüm, baskı ve tehdit altında yaşatmaktır.

#kemalyavuz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.