KOCALARI ÖLEN KADINLARIN DURUMU, BEKLEME SÜRELERİ-2

Ayette,  gerek  boşanan  ve  gerekse  kocaları  ölen  kadınlar  için  konulan  bekleme  süreleri,  kadınların  hamile  olup  olmadıklarının  anlaşılması  sebebine  dayanır. Ancak,  kocaları  ölen  kadınların  bekleme  sürelerinin,  boşanan  kadınların  bekleme  sürelerinden  daha  uzun  olmasının  sebep  ve  hikmeti  de  ayette  açıklanmıştır.

Şöyle  yaşanmış  bir  olay  nakledilir,  “ Kocası  öldükten  on beş  gün  sonra  doğum  yapan,  Subey’a  el  Eslemiyye’ye  bekleme  süresini  tamamladığını  bildirmiştir.”   ( Buhari,  Sahih V. 13= Müsli,  sahih, II.  1122=  Ebu Davut  I.538.)  Kocasını  kaybeden  kadının  bekleme  süresinin  uzun  tutulması,  kocaya  gösterilmesi  gereken  saygı  nedeniyledir.  Sürenin  bitimi  demek,  kadının  başka  bir  erkekle  evlenebileceğinin  başlangıcı  demektir.  Bu  boşanan  kadın  içindir,  kocası  ölen  kadının  süreyi  kısa  tutması,  hoş  olmayan  söylentilere  sebep  olur  ve  kocasının  ailesini de  üzer.  Sürenin  uzun  tutulması,  kadını  söylentilerden  korumak  içindir.  Yani  boşanan  kadınların  bekleme  süreleri  olan  üç  hayız  görme  süresiyle  kocası  ölen  kadınların  bekleme  süreleri  olan  dört  ay  on  gün,  birbirine  eşit  bekleme  süreleri  olur.

Allah,  kocası  ölen  kadınların  bekleme  sürelerini  böylece  beyan  ettikten  sonra,  bu  sürenin  dolması  halinde,  örf  ölçüleri  içinde  kadının  süslenerek,  evden  çıkmasında  ve  bir  talibi  çıktığı  taktirde  o  kişiyle  evlenmesinde  herhangi  bir  günah  bulunmadığını  bildirmiştir.    İslam  kadına  çok  büyük  bir  hak  vermiştir,  Cahiliye  dönemindeki  kadınla,  İslam’ın,  hakkını  verdiği  kadın  hakları  arasında  çok  büyük  farklar  vardır.

“Cahiliye  devrinde  kocası  ölen  bir  kadın,  evinin  küçük  ve  karanlık  bir  odasına  kapanır,  ne  temiz  bir  elbise  giyer,  ne de  koku  sürünüp  süslenebilirdi.  Dışarıya  bile  çıkmadan  bir  seneyi  böylece  doldurur,  bu  arada  odaya  getirilen  bir  hayvanı,  vücuduna  sürte,  sürte  öldürürdü.  Böylece  bir  sene  dolduktan  sonra  odadan  çıkar  ve  eline  verilen  bir  deve  tersini de  fırlatıp  atardı.  Bu  merasimden  sonra  temizlenir,  süslenir  ve  görücü  gelirse,  kendisini ona gösterebilirdi.” Rivayet, Zeynep Bint  Ebi  Seleme; Müslim II,1124)

Allah  bu  ayetle,  cahiliye  adetini  böylece  kaldırmış  ve  kadının,  kocasının  hatırasına  riayet  ederek  tutacağı  matemi,  hamile  olup  olmadığının  anlaşılması  için  geçmesi  gereken  süreyle  birleştirmiş  ve  dört  ay  on  günü  bu  bekleme  için  yeterli  olarak  açıklamıştır.

Allah,  2/ Bakara  235.  Ayette,  gerek  kocaları  tarafından  boşanan  ve  gerekse  kocalarının  ölümüyle  dul  kalan  kadınların,  bu  süre  içinde,  bu  kadınlarla  evlenmek  isteyen  erkeklerin,  ancak  ima  yoluyla  bu  isteklerini  belli  etmelerinde,  yahut  belli  etmeseler bile,  içlerinde  böyle  bir  isteğe  yer  verip  onu  tutmalarında  herhangi  bir günah  bulunmadığını  bildirmiştir.  Ancak  rici  talak  ( geri  dönülen  boşama) la  boşanmış  ve  halen  eski  kocalarının  dönme   hakkına  sahip  olduğu  kadınlara,  ima  yoluyla da  olsa  bunu  hissettirmek  doğru  değildir. Çünkü  o  kadınlar  kendi  eski  kocalarına  başkalarından  daha  layıktırlar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.